15 Temmuz 2011 Cuma

Toplumsal Hafızanın Otopsisi

Şilili yönetmen Pablo Larrari 28.İstanbul Film Festivalin'de Altın Lale ile dönen filmi 'Tony Manero'nun ardından yeni filmi Morg Görevlisi (Post Mortem) ile yine öncekine benzer temalarla karşımıza çıkıyor.Yönetmen,Amerika'da bir dönemler fenomen haline erişmiş Tony Manero karakteri ile kendini özdeşleştiren bir adamın,Pinoşe rejiminin arka fonunda hissizleşme süreci diye tabir edeceğimiz bir olgu üzerinden genel toplumsal panaroma çizmişti.Bunu yaparken de,'en başarılı Tony Manero' gibi bir isme benzer yarışmayı kazanmak uğruna bütün sınırları hunharca aşan bir insan portresi yaratmıştı.Günbegün kayıtsızlaşan,darbenin ağır bedellerini ödeyenlere karşı silikleşen ve darbe ruhuna eşdeğer bir biçimde canavarlaşan 'hafızasızlık' halini çok başarılı yansıtmıştı.

Pablo Larrari'nin bu biçimde yarattığı arazi karaktere uygun bir tipoloji Morg Görevli'sinde de mevcut.Bir hastanenin otopsi bölümünde yazman olarak görev yapan Mario (Alfredo Castro) işi gereği 'ölüm ve öldürülme' haline alışkın,yani genel bir hissizleşme durumuna müsait bir karakter.Bunu,filmin ilk sekanslarında gözlemlemek mümkün.Mario'nun; işinde oldukça mekanik bir tavır sergilemesi,iş arkadaşlarına karşı donuk ve umursamaz hali ,evinin adaeta yoğun bir kasvet içermesi bu duruma uygun kanıtlar içermekte.Dışardan bakıldığında görülen bu kişisel özellikler ve onlarla bütünleşen mekansal atmosfer yaklaşmakta olan bir askeri cuntanın karanlık tablosuyla gayet uyumlu.Bu uyumu bozan yada bir biçimde bozması umulan bir başka karakter ise Mario'nun komşusu aynı zamanda kabera sanatçısı olan Nancy.

Mario'nun tıpkı Tony Manero'da olduğu gibi saplantılı ruh hali Nancy ile tanışmasıyla başlıyor.Nancy'nin bulunduğu evi perde arkasından gözlemlemek,onu işine kadar takip etmek ve cinsel dürtüsünü mastürbasyon ile gidermek Mario'nun işi dışında yaptığı diğer eylemler. Bir akşam yemeğinde Nancy'e  beklenmedik bir evlenme teklifi etmesi ve bunu şaşkınkıla izleyen Nancy'nin yüzünde beliren alaycı ifadesi bize Mario'nun düştüğü takıntılı tavrın derin tasvirlerinde bulunuyor.Mario,tüm bunların yanında iktidarda bulunan Sosyalist Salvador Allenda yönetmini destekleyen sol grupların çok dışında kalıyor,hatta Nancy'nin evinde toplantılar yapan devrimcilere kayıtsız bir tavır sergiliyor.Nancy'i elde etme dışında Mario'nun bir başka gayesi olmadığı gibi,yaşadığı ülkenin düşeceği tehlikeli durumunu bile yıkıcı ciddiyetsizlikle izliyor.Mario'nun darbe sabahı Nancy'nin evi basıldığında sakince duş alıyor olması ve talamur edilen evden çıkan gürültüyü akan su ile bastırıyor olması bunun en büyük kanıtı.

Darbeden hemen sonra sayısı giderek artan, hastane koridorlarına dahi sığmayacak bir miktarda yığınca büyüyen cesetlerin otopsilerini Mario,iş arkadaşı ve başlarındaki doktor üstleniyor.Askerin Mario'ya artık Şili ordusu için çalışıyorsunuz sözüne ve yığılan cesetlere karşılık bile Mario umursamaz tavır takınmaya devam ediyor.Öldürülen insanlar,çekilen acılar,korkunç manzalar hatta asker kontrolünde çarpırtılarak yalan otopsi raporu çıkarılanlar (Askerin başında beklediği ve doktorun ölen bedene dokunmadan dahi yazdığı yalan otopsi raporuna söz konusu olan Salvador Allenda.Amaç ise Allen'danın öldürülmediği,yerine intihar ettiğini otopsi belgesinde resmileştirmek) Mario'yu ilgilendirmiyor,onu ilgilendiren tek şey kayıp Nancy'nin nerede olduğu! Nancy'i bulduğunda ise ona sahip olabilme tutkusu hayatının aktörü haline geliyor.

Nancy'i evinin arka bahçesinde sakladığı zamanlarda ise,Nancy'i bir başka erkekle yakalaması onu ilk bakışta etkilemeyen bir yan unsur gibi gözüküyor.Fakat Mario'nun finalde anlam kazanacak davranışı,söz konusu yan unsuru başat aktör haline getiriyor.Filmin son sekansında, duvarın arkasını onlarca eşyayla kapatan ve Nancy'i ölüme mahkum eden Mario'nun hali, bir nevi başarıya ulaşan bir darbenin saplantılı doğasına denk düşen bir insan tipolojisini yaratıyor.Mario;Nancy'i ölüme gönderen ve onun üstünü örten;haykırışları, feryatlarını duymayan bir toplumsal örtünün tezahürü olarak son buluyor.Tıpkı Allenda'nın üstüne örtülen örtü gibi.Örtü kaldırıldığında ortaya çıkacak acı tablo ise:Bir toplumun otopsiye alınan hafızasından başka birşey olmayacak.

andacyazli@yahoo.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder